Siz hala internetten öcü gibi korkanlardan mısınız?
Dünya genelinde internet kullanan sayısı 2 milyara dayandı. Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (UTB)’in ocak ayında yaptığı açıklama böyle. Türkiye’nin bu rakkama katkısı 26 milyon civarında. Ayrıca, ülkemizde internet kullanıcı sayısı her ay ortalama 90 bin kişi artıyormuş…
Aslında Türkiye’de gerçekten kaç kişi internet kullanıyor, ne kadar sıklıkta kullanıyor bilinmiyor. Her araştırma şirketinin raporunda veya her teknoloji haberinde farklı sayı veriliyor… Verilen sayıya göre internet kullanıcı sayısı 24 ile 30 milyon arasında… Sonuçta hem habercilerin hem de okuyucuların bu konuda kafası karışmış durumda.
Türkiye nüfusu 2010 sonu itibariyle 73 milyon 700 bin kişi olarak açıklandı. Biz ortalama 26 milyon kişiyi baz alsak, bu hesaba göre, nüfusun 3’te biri internet kullanıyor diyebiliriz. Tabii rakamlar kesin değil, yaklaşık…
Yine Interactive Advertising Bureau’nun ‘Türkiye İnternet Ölçümleme Araştırması’na göre kullanıcı sayısı 26 milyon, bunun yüzde 86’sı her gün internete bağlanıyor. Demek ki her gün 22 milyon 360 kişi internette…
Gerçekten öyle mi acaba?
İnternete bir nefes kadar ihtiyaç duyanlar
Hayatımın son 17 yılı internetle haşır neşir olarak geçti. İlk başlardaki dial-up işkencesinden bile büyük zevk alırken, bugün neredeyse günümün büyük bir bölümünde internet var. Sürekli blackberry’imden e-postalarıma bakıyorum, facebook ve twitter mesajlarını kontrol ediyorum.
Twitter sayesinde Türkiye’deki ve dünyadaki gelişmelerden anında haberdar olurken, mobil internet paketinden son dakika haberlerininin videolarını izliyorum. Skype sayesinde trafikte ve toplantılardaki gereksiz konuşmalardan vakit kaybetmeden işlerimi halledip inanılmaz bir zaman tasarrufu yapıyorum.
Bir rapor veya sunum hazırlayacaksam, bir şirkete toplantıya gideceksem veya bir röportajım varsa, internette arama yaparak hem olumlu hem olumsuz her şeyi öğrenmiş oluyorum. İnternet benim için inanılmaz dev bir kütüphane. Bütün dünyanın bilgisi, yazılı ve görsel olarak bir tıkla elimin altında.
Ayrıca uzakta olan veya aynı şehirde yaşasalar bile görüşme olanağım olmayan birçok arkadaşım ve akrabamla da internet sayesinde sürekli iletişim halinde oluyorum. Tam reklam metni gibi oldu değil mi? Evet benim, ailemin, arkadaşlarımın ve yıllardır çalıştığım her şirkette ortam ve koşullar böyle oldu.
Eh, biz de doğal olarak iş dünyasında herkesin böyle olduğunu düşünüyorduk. Çoğunlukla… Genel olarak yani…
İnternet diyince tüyleri diken diken olanlar
Geçenlerde iletişimci bir arkadaşımla sohbet ederken anladım ki: I-ıh iş dünyasının genel yaklaşımı böyle değilmiş… Şirketlerin web sitesi yapma zorunluluğu konusunu konuşurken “Ya evet herkes internette var olmak istiyor” dedim iş dünyasını kasdederek. “Hiç de değil, herkes değil” diye itiraz etti arkadaşım ve başladı anlatmaya. Dinledikçe şaşkınlıktan ağzım bir süre açık kaldı. Meğerse bir çok firma internete hala tedirgin yaklaşıyormuş. Bırak internette yer almayı şirketlerinde bile internet kullanımı sınırlı veya yasakmış. Gerekçeler ise şöyle sıralanıyor: Çalışanlar porno sitelere girer, chat yapar, şirket bilgilerini sızdırır verimlilik düşer… İnterneti öcü gibi gören patronlar, hayatında mail bile atmamış yöneticiler, bilgisayarları daktilo ve hesap makinası gibi kullanan mutsuz çalışanlar… Gel de verim bekle, gel de yaratıcılık bekle…
Medya ve teknoloji şirketlerinin çalışanları gibi herkesin çok yoğun internet kullanmasına günümüz koşullarında gerek olmayabilir. Ama mesai saatleri arasında parayonak yöneticilerin “verimlilik düşmesi ve şirket sırları dışarı sızar” gerekçeleriyle hala geçen yüzyılın ortalarında kalma ofis ortamlarını sürdürmeleri de bir o kadar gereksizdir.
Günümüzde teknoloji ve interneti bilgi ve iletişim aramaçlı yoğun kullanan şirketlerin başarısı ortadadır. Sadece internette web sitesi olması artık yetmemektedir. Bunun yanında sosyal mecrada da var olmaları gerekmektedir artık. En güzel örnek: Nike Football, ”Çizginin Bu tarafına Geç” sloganıyla facebook’ta açtığı sayfasına 700 bine yakın kişi üye oldu. Nike Football’un kendi facebook sayfasının ise 4.6 milyon üyesi var.
(26 Şubat 2011 Cuma, Bilgi Çağı – Figen Onur)
